İngilizce Mülakat | İngilizce İş Görüşmesi Soruları ve Yanıtları

Daha da ötesi, kenedinizi başka bir dilde ifade edeceğiniz için tedirgin hissediyor olabilirsiniz. Bu nedenle önceden pratik yapmak, sorulabilecek sorulara göre kendi yanıtlarınızı hazırlayıp aklınıza yazmanız, iş görüşmesi sırasında hem rahat olmanızı, hem de tereddüt etmeden yanıt vermenizi sağlayabilir.

Dünyada her gün milyonlarca kişi işten ayrılırken, yerine milyonlarca yeni pozisyon açılıyor ve birçok kişi işbaşı yapıyor. İnsan kaynakları uzmanları bir adayı işe yerleştirmeden önce, hakkında daha detaylı izlenime sahip olabilmek için İngilizce mülakat ve iş görüşmesine çağırabilirler. Bu görüşme sırasında adayın hem kişiliğini hem de işle ilgili becerilerini ortaya koyabilecek sorular sorabilirler.

Mülakat sırasında heyecanlanmak, tedirgin olmak ve acele etmek, sorulara vereceğiniz yanıtları olumsuz etkileyebilir. Bunun olmaması için rehberimizdeki bilgileri ve örnek soruları okuyarak, görüşme öncesinde biraz pratik yapmanız iyi olacaktır. Eğer size ne tür sorulacağı konusunda hiçbir fikriniz yoksa, en azından sizin neler söylememeniz gerektiği konusunda emin olmalısınız.

Çünkü CV’niz ne kadar dolu olursa olsun, mülakat sırasında vereceğiniz yanıtlara göre işi kaybetme olasılığınızın varolduğunu unutmamalısınız.

Şimdi hep birlikte İngilizce iş görüşmesi soruları ve yanıtlarına bakalım:

Mülakata Gitmeden Önce Bilmeniz Gerekenler

İşimiz bizim hayatımıza doğrudan etki ettiği için son derece önemlidir. Yalnızca iyi maaş almak değil, aynı zamanda sevdiğimiz bir ortamda huzurlu çalışmak da isteriz. Bu nedenle yıllarca okuduktan ya da birçok iş yerinde deneyim sahibi olduktan sonra yeni bir iş için görüşmeye çağrıldığımızda, her şeyin yolunda gitmesi için çabalarız.

Peki İngilizce iş görüşmesi yapmak için yeterince hazır mıyız? Mülakat sırasında nasıl davranmalı, sorulacak sorulara nasıl yanıtlar vermeliyiz? İşte tam da bu konu için size bu rehberi hazırladık.

Öncelikle görüşmenin yabancı dilde yapılması nedeniyle tedirgin olabilirsiniz. Ama unutmayın ki, yeterli donanıma ve öz güvene sahip olmasanız, böyle bir işe başvurmazdınız. İkinci olarak, bundan sonra belki uzun yıllar yalnızca İngilizce konuşarak ve yazarak çalışacağınızı aklınızda bulundurun. Dolayısıyla iş görüşmesinde rahat olmanız, İngilizceyi iş için profesyonel seviyede kullanabileceğinizi göstermeniz açısından gereklidir. Gerilmek ise aklınızdakilerin bir anda uçup gitmesinden başka işe yaramaz.

Ayrıca bir iş görüşmesine gitmeden önce şu konulara dikkat etmelisiniz:

• İşin tanımını iyi anlayın. İlanda yazanlar ile kendi aranızdaki bağı kurun ve kendinizden emin olun.
• İlanı veren şirketi araştırın. Bu konuda yeterli bilgiye sahip olduğunuzu iş verene göstermeyi unutmayın.
• Sorulara vereceğiniz yanıtlarla ilgili önceden pratik yapın.
• Giyiminize dikkat edin. Giysileriniz iş görüşmesine uygun ve resmi olmalı.
• Görüşme sırasında kendinizden emin olun ama kibirli olmayın.
• İş görüşmesinden sonra iş verenden yanıt beklemek yerine, ne kadar istekli olduğunuzu göstermek için bir mail atın.

Bu konulara dikkat ettikten sonra iş görüşmenizin kötü gitmesi için bir neden kalmayacaktır. Şimdi gelin İngilizce bir iş görüşmesinde sorulabilecek sorulara bakalım:

Can you tell me about yourself? / Bana kendinizden söz edebilir misiniz?

İş başvurusundan sonra ingilizce mulakat sırasında sorulabilecek en yaygın sorulardan biridir. İş veren, görüşme öncesinde CV’nizi ve kapak mektubunuzu okumuş olacağından, görüşme sırasında CV’nizde verdiğiniz bilgileri doğrulayacak biçimde yanıtlar vermeniz gerekir. Ayrıca abartıya kaçmadan işe uygun yeteneklerinizin ve kariyer hedeflerinizin altını da çizebilirsiniz. Şöyle bir yanıt doğru olacaktır:

DOĞRU

‘’I am a professional who is organised, effective, and attentive. I pay attention to the details, like to make sure everything is in top shape, and I never leave anything unfinished. I studied architect and, today, I am studying for a master's degree in interior architect.’’

Why do you want to work here? / Bu şirkette çalışmayı neden istiyorsunuz?

Bu sorunun amacı sizin çalışmak istediğiniz kurum hakkında yeterli bilgiye sahip olup olmadığınızı ve ne istediğinizden emin olup olmadığınızı anlamaktır. Yanıt verirken en sık yapılan hatalardan biri şirketi sevdiğiniz için orada çalışmak istediğinizden söz etmenizdir. Böylesine sıradan bir yanıt yerine sizi diğer adaylardan ayıran ve şirketi iyi tanıdığınızı belirten bir yanıt vermeniz gerekir. Ancak böylelikle iş vereni etkileyebilirsiniz.

Doğru yanıt

‘’I have observed the development of this company over the past five years and am pleased with the effectiveness and quality of its offerings. I love creating and developing, and I believe that my skills as an architect may help the company run more efficiently. I would also achieve one of my set targets by using my skills in such a significant opportunity.’’

Yanlış yanıt

‘’Since I was a young child, I have admired the way your company constructs homes. On top of that, I've always wanted to work for this company. I now get the chance I was hoping for.’’

Yanlış örnekte aday, şirketle arasında yalnızca duygusal bağ kurmuş, bunu gerçekçi bir yaklaşımla destekleyecek bir kanıt sunmamıştır. Şirketle aranızda bağ kurmanız doğru bir yaklaşımdır. Fakat bunun gerekçelerini nesnel olarak sunmanız kaydıyla.

What is your best skill? / En iyi beceriniz nedir?

İngilizce mülakat sırasında sorulacak olan sorulardan biri de yetenekleriniz konusunda olacaktır. Becerilerin işteki başarıyı etkilediği kesindir. Fakat sizin sahip olduğunuz becerileri, iş görüşmesi sırasında nasıl ifade ettiğiniz de önemlidir. Bu soruya yanıt verirken kendinizden emin olmalı, şüpheye yer bırakmamalısınız. Ufacık bir tereddütünüz bile iş verende güvensizlik duygusu uyandırabilir.

İş başvurularında adaylarda en çok aranan yetenekler şunlardır:

• İletişim becerileri
• Zamanı iyi kullanabilme
• Ekip ruhuna uygunluk
• Çözüm üretebilme
• Stres altında çalışabilme
• Güvenilirlik

Bu niteliklerden hangisine ya da hangilerine en çok sahip olduğunuzu kendinizden emin bir duruşla dile getirin. Ayrıca mesleki yeteneklerinizi sosyal becerilerinizle bir araya getirerek daha etkili bir yanıt verebilirsiniz.

Yanıt:

DOĞRU

‘’I consider myself to be adaptable. Whatever the circumstance, I always work to achieve goals. In the middle of a project, I can still clearly recall a time when a contractor abruptly amended our contract's conditions. I already had a backup plan because I was the project manager, so we swiftly shifted to the new business. Even though the project cost went up, we finished on time, which allowed us to get more work from the customer.’’

How do you deal with pressure or stressful situations? / Baskı ya da stresli durumlarla nasıl başa çıkarsınız?

Bu sorunun amacı teslim tarihleri yaklaştığında ve süre azaldığında oluşan baskı ve strese karşı nasıl bir tutum sergileyeceğinizi öğrenmektir. Çoğu çalışan baskı altındayken sakinliğini koruyamaz. Bu nedenle hata yapmaya daha açık hale gelir. Vereceğiniz yanıtla bunun böyle olmayacağına iş vereni ikna etmelisiniz. Bunun için önceki deneyimlerinizden bir örnek verebilirsiniz.

Yanıt:

DOĞRU

‘’I understand that unpleasant situations will inevitably arise, and I've had to learn how to handle them throughout my career. With each new experience, I believe I get better at it. At my last employer, for instance, things were not going as planned with my team when we were working on the launch of a new product. My initial response was to take a step back and come up with some ideas for how we may approach the issue at hand rather than accusing anyone in particular. Being cool-headed in that situation was clearly a step up from my previous tendency to panic, as it allowed me to address the matter more logically.’’

What is your greatest weakness / En zayıf bulduğunuz yönünüz nedir?

Bu sorunun içinde sizin kendinize ve şirkete karşı dürüst olup olmadığınızı ölçmenin yanı sıra, zayıf yönünüze göre o iş için uygun olup olmadığınızın anlaşılması yatmaktadır. Bazen zayıf yönlerimizin de olumlu sonuçlar doğurduğunu bildiğinizi söyleyerek bu sorudan artı puan alabilirsiniz.

Yanıt:

DOĞRU

‘’I used to think that being an introvert was a drawback because I was usually hesitant to approach new people. However, being an introvert also makes me a fantastic listener, and I think that this has been quite helpful for me in my role. I can concentrate on our customers' problems, get the knowledge I need by asking the proper questions, and fix their problems.’’

Why are you the best person for this position? / Neden bu pozisyon için en iyi aday sizsiniz?

En kritik sorulardan biridir. Yalnızca İngilizce iş görüşmelerinde değil tüm dillerde ve ülkelerde sorulan bir sorudur. Bu soruya vereceğiniz yanıt özgüven barındırmalı ve gerçekçi olmalıdır. Yine de bu işe en uygun aday olduğunuzu açıklarken abartıya kaçmadan ve sahip olmadığınız niteliklerin altını çizmeden yanıt vermelisiniz. Açık, net ve özgün bir yanıt daima işe yarar ve etkileyici olur.

Yanıt:

DOĞRU

‘’I follow schedules, adhere to deadlines, and provide excellent outcomes. My prior employers have always been happy with the work I've done for them. I know I'll go above and beyond what you anticipate. I possess the expertise, abilities, and connections required to increase sales for your business.’’

Yanıt verirken sözü uzatıp sıkıcı olmamalısınız. Kendinizi övmeniz, iş verenin kibirli olduğunuzu düşünmesine neden olabilir. Onun yerine resmi bir dille o pozisyon için uygun olan yönlerinizi ve şirkete katacağınız yararları açıklayın.

What is your main motivation? / Temel motivasyonunuz nedir?

Her pozisyon ve aday için farklılık gösterebilecek bu soru, iş verenin sizin yeterince motivasyon sahibi olup olmadığınızı ölçmek için sorduğu bir sorudur. Elbette bu sorunun kesin ve net bir yanıtı yoktur. Fakat vereceğiniz yanıta göre işe alınabilir ya da reddedilebilirsiniz. Bu nedenle önemli olan sizi motive eden şeyin ilgi çekici olması ve iş verenin işine yaramasıdır. Çünkü motivasyonsuz çalışmak başarısızlığa zemin hazırlar. Bunu da hiçbir şirket tercih etmez.

Yanıt:

DOĞRU

I get motivated by challenges because I prefer to do things that others haven't been able to. I will do whatever it takes to accomplish my goals.

Motivasyon, bizi hedefimize ve çalışmaya doğru iten bir güç olarak iş yaşamında öok önem verilen bir konudur. İstekli, verimli ve düzenli çalışmayı sağlayarak başarıya ulaştırır. Motivasyon düşüklüğü ise tam tersine isteksizlik, konsantrasyon eksikliği ve düzensizliğe neden olur. Sizi işinize en iyi motive eden şeyi bildiğiniz zaman, onun üzerine giderek daha başarılı olabilirsiniz.

Why did you leave your job? / İşinizden neden ayrıldınız?

En önemli sorulardan biridir. Bu sorunun sorulma nedeni işinizden ayrılma nedeninin sizden kaynaklı bir hata yüzünden olup olmadığının öğrenilmesidir. Eğer öyleyse, en yisi dürüstçe yanıt vermektir. Dürüstlük ve güvenilirlik bir işi elde etmenizi sağlayan en önemli özelliklerdendir. Eğer sorun sizden kaynaklanmadıysa, o zaman en uygun dille bunu açıklayın.

Bazı iş yerleri kapandığı ya da iflas ettiği için çalışanları mecburen işi bırakmak zorunda kalabilir. Ya da iş yeri evinize çok uzaktır ve daha yakın mesafede bir iş bakıyorsunuzdur. Aile büyüklerinizden birinin uzun süreli rahatsızlığı nedeniyle onunla ilgilenmek zorunda kalmışsınızdır ve örneğin 1 çalışmayı bırakmışsınızdır. Aile büyüğü iyileştikten sonra yeniden işe başvurmaya karar vermişsinizdir. Belki şirketin sizin için uygun olmayan bir departmanına geçmenize karar verilmiştir.

Bu ve buna benzer nedenleri yanıtınızda açıkça belirtmeniz, iş verenin kafasının netleşmesini sağlar ve dürüstlüğünüz nedeniyle de onay alırsınız.

Yanıt:

DOĞRU

‘’I am seeking for a company where I can contribute more and develop in a team-oriented setting after several years in my previous role.’’

What are your goals for the future? / Gelecek için hedefleriniz nelerdir?

Bu soru da önemlidir. Bir başka şekilde çöyle de sorulabilir: ‘’Where do you see yourself in five years?’’. İnsanın gelecek için planlarının ve hedeflerinin olması onu başarıya götüren en önemli adımlardan biridir. Bu sayede daha düzenli ve istekli çalışır ve planlarını hedeflediği zaman içerisinde gerçekleştirmeye uğraşır. Dolayısıyla işinde başarılı olur.

Eğer kendinize 5 ya da 10 yıllık kariyer planları yaparsanız, önünüzü daha net görebilir ve kararlı biçimde hızla ilerleyebilirsiniz. Hedefleri olan, kendinden emin bir aday ise İngilizce mülakat sırasında iş vereni olumlu etkiler. İş veren şirkette kısa bir süre kalıp ayrılmayı mı, yoksa gelecekte bu şirket içinde başarılı çalışmalar yapmayı mı istediğinizi öğrenmek için bu soruyu sorar. Bu soruya verilebilecek en iyi yanıtlardan biri şöyle olabilir:

Yanıt:

DOĞRU

‘’My current short-term objective is to improve my skills and apply them in a position like this one. However, I eventually hope to go into a position that will let me manage clients in addition to using these talents. I'll get ready for this goal by assuming leadership roles in team projects and by advancing my professional career by going to leadership conferences like the one your organisation hosts annually.’’

Do you work well with other people? / Diğer iş arkadaşlarınızla uyum içinde çalışır mısınız?

Bu soru da sıkça sorulan sorular arasında. Kalabalık ofislerde, onlarca kişiyle birarada çalışmak için uyumlu, empati kurabilen, anlayışlı ve sabırlı biri olmanız gerekir. İş konusunda herkesin aynı görüşte olması gerekmese bile, ortak müşterekte buluşabilmek, sorunları büyümeden çözebilmek, doğru iletişimi kurabilmek gerekir. İş yerindeki anlaşmazlıkların doğrudan işin kalitesini etkileyeceğini ve çalışma verimini düşünen iş veren, adayın bu konuda ne kadar uyumlu olduğunu görmek ister.

Diğer iş arkadaşlarınızla uyumlu çalışmanızın yanı sıra onlarla çalışmaktan keyif alacağınızı görmek ister. Keyifli bir iş ortamı hem iş veren hem de çalışanlar için bulunmaz bir nimettir ve bunu sağlamak için çaba gerekir. Bu özelliklere sahip olduğunuzu göstermek için şöyle bir yanıt verebilirsiniz:

Yanıt:

DOĞRU

‘’I've been able to improve my communication skills with others and resolve team disagreement by working on a variety of team projects. For instance, on a recent project, two of my coworkers were having problems deciding how to handle a particular part of the project. I took the time to hear about each of their issues before getting everyone together to brainstorm a solution that would satisfy everyone. We were able to accomplish our assignment ahead of schedule and even gained praise from our employer for the excellent quality of our work because of my ability to listen to people and resolve conflicts.’’

Şu İpuçlarını Unutmayın!

• Hiçbir iş görüşmesinde doğru ya da yanlış yanıt yoktur. Vereceğiniz yanıtlar size özeldir ve kişiliğinizin yanı sıra o pozisyona olan uygunluğunuzu yansıtır. Bu nedenle eğitiminiz ve iş tecrübelerinizin yanı sıra yeteneklerinizden söz ederken gerçekçi olun. Yalnızca işi elde etmek için sizde bulunmayan özelliklerin altını çizmeyin.
• İngilizce mülakat da ana dilinizde yapılan bir iş görüşmesi gibidir. Tüm dünyada geçerli olan bu dilde çalışma yetkinliğine sahip olduğunuz için kendinizle gurur duyun ve mülakat sırasında bu özgüveni taşıyın.
• İş veren konuyu açmadıkça kesinlikle maaş konusunda soru sormayın.
• Merak ettiğiniz konular varsa, bununla ilgili soruları görüşmeden önce hazır edin.

Sıkça Sorulan Sorular

Yabancı bir ülkede bulunan şirkete iş başvurusunda bulundum ve görüşmeye çağrıldım. Onlara çalışma vizem hakkında bilgi vermeli miyim?

Evet. Hatta bu en önemli konulardan biridir. ÇAlışma vizesi olmayan birisini hiçbir şirket kabul etmeyecektir.

İş görüşmesine giderken kot pantolon ve ceket giymek uygun olur mu?

Kot pantolon yerine, işe uygun resmi bir kıyafet giymeniz daha uygun olur.